Bazı çocuk kitapları sadece çocuklar için değil, bunda çoğumuz hemfikiriz sanırım. Benim gibi kendine çocuk kitabı alan, başucunda, çalışma masasında çocuk kitabı tutanlar çok, biliyorum. 🙂 Bugün size onlardan birini göstereceğim.
Peter H. Reynolds’un “Bir Şey Söyle!” kitabı bana göre tam bu kategoriden.
Kitabın çizeri de yazarın kendisi. Altın Kitaplar yayınlamış. İnce kapaklı basılmış. Ve kitabın Türkçe’ye çevirisini de Berrak Kayaoğlu yapmış.
Bu kitap benim çalışma masamda duruyor. Haftada en az bir kez elim gidiyor. Açıp sayfalarında geziniyorum. Bazen içimde bir şey üretmekle ilgili kaygılar arttığında cümleleri merhem gibi geliyor.
“Dünyanın senin sesini duymaya ihtiyacı var” diye başlıyor. Çocuk şaşırıyor. “Benim mi?!”, “Evet, senin.” Ve ekliyor. “Yürekten konuştuğun sürece, söylediklerin mükemmel olmak zorunda değil.” Sonra örneklerle anlatıyor ne şekillerde “bir şey” söyleyebileceğini.
Dijital dünya ile kendimizi belki de en çok ifade eder olduğumuz bir dönemden geçiyoruz. Hepimiz aslında sürekli bir şeyler söylüyoruz. Yaşam tarzımızla, kıyafetlerimizle, ürettiklerimizle, iyiliği kucaklayışımızla ve kötülüğe ses çıkarışımızla, yediklerimizle, dinlediklerimizle, duruşumuz ve bakışımızla…
En sevdiğim sayfalarından biri de şu; “Eğer yaşadığın için minnettarsan yıldızlara ve evrene sessizce bir şey söyle.” Bu bir çocuk için çok kıymetli bir davranış. Ve elbette bir yetişkin için de.
Kendini ifade etmek, içindekileri söyleyecek cesareti bulabilmek için ilham veren bir kitap. Söylediklerinin nelere iyi gelebileceğini ve neleri değiştirme gücüne sahip olduğunu düşünmek için de güzel bir başlangıç.
Umuyorum söylediğimiz her küçük “bir şey” bizi yaşama bağlayan, dünyada iyiyi ve güzeli büyüten, yaşama katkı sağlayan cinsten olur.
Sevgiyle
Seval
